Köprü Anasayfa

Demokratlık

"Kış 2014" 125. Sayı

  • Demokrat olmak

    Being a Democrat

    Sacit Adalı

    Prof. Dr. Turgut Özal Ün. Hukuk Fak. Dekanı

    Böyle Bir Sistemde Demokrat Olmak?

    Cihan yaratıldığından beri insanlar arasında az veya çok, açık veya örtülübir iktidar mücadelesi yürüyor. İllâ güç sahibi olunacak. Müreffeh yaşamaisteği görünüşte. Esası, muktedir olmak. İktidar sahibi olmak için her yoldeneniyor. Güçlü olunursa refah, zenginlik, mal, makam, mevki, rütbe kendiliğindengelecek; saygınlık, itibar, sevgi, korku doğacak.

    Bu, yaşadığına inanılan, yaşamakla öğrenilen bir sistemin, inancı olmayanvahşi kapitalizmin sonucu. Batı medeniyetinin maddeci baskın etkisigeri kalanları da aynı cendereye sokuyor. Halbuki güç, hukukun izin verdiğiölçüde olmalıdır. Güce dayanan devlet, otoriter devlettir.

    Helâl–haram, doğru-yanlış, güzel-çirkin, meşru–gayrimeşrû, legal–illegalbirbirine karışmış. Sanki herkes haklı. Herkesin kendine mahsus doğrusuvar. Kimse kimseyi dinlemiyor, tanımıyor, kaale almıyor. Herkes herkesihorluyor, kınıyor, kıskanıyor. Neticede bir karışıklık ortamı: sevgisizlik,saygısızlık, vefasızlık, hasımlık. Pozitivizmin iki asırlık felsefesiyle manevî,edebî, bedii zevkler törpüleniyor. Arkası derin bir yalnızlaşma, yabancılaşma,kutuplaşma. Biraz tebessüm, biraz nükte, biraz vicdan hak getire. Bütünbunları ortaya çıkaran sistemin kendisi. Devletler arası münâsebetlerdede aynı şey. Güçlü olan zayıfı boyunduruğu altına alıyor. Dünyaya nizamvermek üzere kurulmuş Birleşmiş Milletler bile beş ülkenin hâkimiyetialtında. Bir statüko teşekkül etmiş ve dokunulmazlık kazanmış. Aynen gerçek kişiler arasında görülen imtiyazlılar, seçkinler gibi. Ama ne var kien varlıklı olanlar bile mutsuz; alt gelir grupları dar geçim imkânlarından,zenginler ise kazandıklarını koruma ve daha fazlasını kazanma telâşı veendişesinden. Huzur kayıp. Sadece tüketim. Eşyayı, enerjiyi, çevreyi, insanıtüketim… Yani topyekûn yok oluşa gidiş. Tüketim ekonomisi rakipsiz. Sıyrılmakmümkün değil.

    Suriye yanıyor. Irak, Somali, Sudan, Mali, Afganistan… Dünyadan hergün kötü haberler geliyor. Gerçek huzur ve sükûna yalnızca mezarlıklardaulaşılabilecek. Dünya yangın yeri ortası. İnsanlar kirlendi, tiksindirecek derecedekirlendi.

    Demokrasi bütün kural ve ilkeleriyle kâğıt üzerinde mükemmelen seriliduradursun. Lâkin maharet, gemisini kurtaran kaptan olabilmekte. Sosyaldevlet modeli bile aşındı. Sosyal adalet, dengeli paylaşım, şeffaflık, hesapverebilirlik arayışları bir türlü bitmiyor. İnsan yedikçe acıkıyor. Buldukçaarıyor, bulamazsa depreniyor, yıkıyor.

    Sabır, tahammül, şükür yok.

    Demokrasilerin demokrat üretilemeyen sisteminde elbette müstebit liderlerve onun dağıtacağı menfaate râm olan “ululayıcılar” çıkacaktır. Metod,kriz yönetimi. Hep gerginlik, her zaman gerginlik, her yerde gerginlik.Böyle bir âlemde demokrat olunabilir mi? Sistem demokratik ise kişi dedemokrat olmalı değil midir?

    Kelimenin Etimolojisi

    Fransız düşünür Roger Garaudy, “Ben Allah (c.c.) var demeyi bile küfürsayarım” diyor. “Var” demek, aksinden, “yok” deme ihtimalini de çağrıştırır.Bir şey ya vardır ya yoktur. Güneşin varlığından şüphe mi ediyoruz ki, günlüklisanda kim ona “var” veya “yok” diye bir ifade kullanıyor? Bütün mesele,Yaradan’ı içinde hissetmek, O’nu yaşamak, O’nun bir parçası olduğunubilmek. Böyle bir kişi inanan (inançlı) kimsedir. Fransızcada bu kelimeninkarşılığı “croyant”dır. Eğer inandıklarının gereklerini yerine getiriyorsaona da “praticant” denir. “İnanmak” ve “yerine getirmek” birer fiildir. “İnanan”(croyant) ve “yerine getiren” (praticant) fiilden türetilmiş sıfatlardır.Aynen, çalışmak’tan çıkan çalışkan gibi. Fiilden türetilmiş sıfatlar olduğugibi isimden türetilmiş sıfatlar da vardır. İşte bunlardan biri de “demokrat”(democrate) ve “demokratik” (democratique)dir. “Demokrasi” bir isimdir vebir sistemi, rejimi ifâde eder. Klasik mânâsiyle bunun Batı’da bütün şart,özellik, ilke ve usulleri bellidir. Uzun asırlar içinde daha iyiye ulaşma arzusuile, bedelleri ödenen bir gelişim neticesinde ortaya çıkmış yönetim tarzıdır.Bu tarz, kitaplarda, belgelerde sistematize ve kağıt üzerinde dizayn edilmiştir.Demokratik, demokrasiye uygun olandır. Demokrat ise demokrasiyieyleme geçiren insan demektir.

    Açılım ve gidişat

    Demokrasi bir “sistem”se, demokrat da onun îcâbını yerine getiren“kişi”dir. Aynen, inanan ve inanmakla kalmayıp pratiğini yapan, inandığını yaşayan kimsede olduğu gibi. Demokrat kimse demokrasinin oyun kaidelerini, usûllerini, tarzını hayatına yansıtır, onu hazmetmiş şekilde yaşar. Hem kendisine hem de başkasına yaşatır. Her hâl ve kârda kendisi kadar başkalarınıda düşünür. Empati yapmasını bilir. Özümsenmiş vakur bir tevâzûile ömür sürer. İşte bu bir kemâlât, olgunluk işaretidir. Demokrasi faziletliinsanların rejimidir. Demokrat insan da aslında fikren, hissen, rûhen olgun,dolgun, kâmil kişi demektir. Küçük insanlar kişilerle, vasat insanlar olaylarlauğraşırken büyük insanlar fikirlerle uğraşır. Çoğunluk, kişi ve olaylara,onların “anlık” hâllerine bakıp kanaat beyan eder. Uzun vâdeli ve bütüncülgörüp düşünemez. Demokrasi “anarşinin” kapı komşusudur. Serbestlik, fakatiçe yansıyan, kabul edilmiş, nerede duracağını bilen sınırlı ve denetimliserbestlik. Aksi hâlde bir kakafoni, kaos, karmaşa doğar ki sistem tefessühegider. Ak Zambaklar Ülkesi’nde yazarının dediği gibi, çürümüş ak zambaklarçürümüş yeşil otlardan daha berbat kokar.

    Demokratlık kişiye bağlıdır ve onun ulaştığı yüksek bir seviyedir. Kişidemokrasi denen düzenin gereklerini ve inandıklarını yaşarsa demokratolur. Gelir ve eğitim seviyesi gerektirdiği gibi esas olarak bir kültürhamûlesine sahiplik ister.

    Demokrat insan Yunus Emre gibi yaratılanı Yaradan’dan ötürü hoş görür.Bir evrensel ilke olan “Sen sana ne sanırsan ayruğa da anı san” deyişinekalpten bağlıdır. “Ben gelmedim dâvâ için, benim işim sevi için, Dost’un evigönüllerdir, gönüller yapmağa geldim” der. Doğrudur, dürüsttür, güvenilir,sözünde durandır. Hakperest, adalet ve fazilet severdir

    Demokrat insan, Tevfik Fikret’in ifadesiyle fikri hür, irfânı hür, vicdânıhür kimsedir. Bediüzzaman’ın dediği gibi, ekmeksiz yaşar, hürriyetsiz yaşayamaz.Zirâ hür doğmuş, hür yaşamış, hürriyeti tatmıştır.

    Demokrat insan bir ideolojinin esiri değildir. Cenap Şahabettin’in vecizsözüyle, “hürriyetin hakîkî âşıkları esirler değil, hürlerdir.” Kâmil insan ancaközgürlük ortamında yetişir. Sistemi kâğıt üzerinde bırakmaz. Onu yaşarve yaşatır. Voltaire’in dediği gibi, muhatabının söylediklerinin hiç birine katılmasada onları ifade edebilmesi için sonuna kadar mücâdele eder. Sadecekendisine değil herkese karşı demokrattır. Karşısındakinin yaşama alanınasınır koymamak, çoğunluktayken de azınlıktayken de karşılıklı olarak hakve hürriyetlere riayet etmek, özellikle, temel hak ve hürriyetleri zedelememektir.

    Görüşlerini şiddete dayalı, zorla kabul ettirme yolunu asla tercih etmez.İyi niyetle diyalog kurar, iknâ eder (veya iknâ olur), sonuçta bir mutabakataulaşır. Böylece insanlar arasındaki farklılıklar korunmuş olur, kimse kimseyiötekileştirmez, ortada eşitliği bozan bilgi, görgü, tecrübeden başka bir şeykalmaz.

    Demokrasi, demokratik, demokrat lâfzı, teori ve pratikle örtüşmedikçegidişattan fazla medet ummak beyhûde olacaktır.

    Sonuç galiba Hz. Mevlânâ’nın özdeyişine dayanmaktadır: Ya olduğungibi görün, ya göründüğün gibi ol. Yani, hakiki kul, gerçek insan ol.

    Ancak sistem insanı şekillendiriyor. Ne ki, ârızaları giderecek olan dayine o insan. Lâzım olan, star, yıldız, kutup insan yetiştirmek. Gerçek demokratlarda galiba bunlar vasıtasiyle yetiştirilebilecek.

    Özet

    Bütün kural ve ilkeleriyle kâğıt üzerinde mükemmel bir sistem olarakkarşımızda duran demokrasinin uygulanmasında büyük sıkıntılar yaşanmaktadır.Demokrat insan üretemeyen sistemler de nihayetinde müstebitliderlere teslim olmaktadır. “Her yerde gerginliğin hakim olduğu birâlemde demokrat olunabilir mi?” sorusuna cevap aranan bu yazıda demokratiksistemin demokrat kişilerce kurulabileceğinden hareketle demokratolmanın özellikleri dile getirilmektedir.

    Anahtar Kelimeler

    Demokrasi, sistem, demokrat, insan, hürriyet

    Abstract

    Democracy, which stands as a perfect system with all its rules and principles,faces great problems in practice. Systems which cannot grow up democraticpeople eventually surrender to despotic leaders. In this article wesearch for an answer to the question “Is it possible to become democraticin a world dominated by tension?” We also claim that a democratic systemcan be only built up by democratic people and then describe the features ofbeing a democrat.

    Key Words

    Democracy, democratic system, a democrat, man, freedom