Köprü Anasayfa

Başkanlık Sistemi ve Adem-i Merkeziyet

"Güz 2016" 136. Sayı

  • Türkiye Adem-i Merkezleşmiyor, Aşırı Merkezleşiyor

    Köprü • Sayı: 136 • Güz 2016 • ISSN: 1300-7785 • ss. 113-116

    Cengiz Aktar

    Prof. Dr., Siyaset Bilimi, İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Araştırmacısı

    Konuşan: Habibe Işık

    Son günlerin tartışma konusu olan Başkanlık sistemi hakkında ne düşünüyorsunuz? Var olan sistem hangi yönüyle eksiktir?

    Bugünkü siyasi yapı ve tartışmalar içinde durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Tarihi derinliği içinde Türk siyaset tarihinde başkanlık ile ilgili tartışmaları nereye oturtmak gerekir?

    Demokratikleşme sürecimiz açısından değerlendirildiğinde bu sistemin demokratikleşmeye katkısı ne olacaktır? Hal-i hazırdaki yapımızın demokratikleşme noktasındaki başarısızlığının temel nedenleri nelerdir?

    Buradan hareketle son yıllarda sıkça yapılan “özerklik” tartışmaları sizce Başkanlık sisteminin bir parçası olarak mı düşünülmekte yoksa ‘Ttirk Tipi Başkanlık’ da denilen farklı bir sistem mi kurgulanmaktadır?

    Kitabınızda da bahsediyorsunuz. Adem-i merkeziyetle ilgili tartışmaların tarihi arka planını anlatabilir misiniz? Bu noktada Prens Sabahattin’in düşüncesini biraz açabilir misiniz?

    Becliüzzaman’ın Prens Sabahattin’in adem-i merkeziyetle ilgili mektubunu “su-i telakki olunan güzel fikri” olarak değerlendirirken bazı çekinceler öne sürerek zamansız olarak nitelemektedir. Bediüzzaman’ın öne sürdüğü çekinceler bugün için de geçerli midir?

    Bediüzzaman’ın adem-i merkeziyetle ilgili çekincesi, bu fikrin siyasi kulüpler vasıtasıyla ve istibdat cihetiyle etnik ve mezhepsel farklılıklardan dolayı merkezden kopuşlara neden olacağı, verilecek ‘muhtariyet’in bağımsızlık isteklerine dönüşeceği ve bunun da “tevaif-i müluk” suretinde parçalanmaya yol açacağı yönündedir. Bu çekince şartları bugün ortadan kalkmış mıdır?

    Sizce adem-i merkeziyet fikrinin günümüz siyasi ve sosyal yapısı içinde bugünkü karşılığı nedir? Gittikçe tırmanan Kürt ve terör sorunu etrafında bu fikri nasıl tartışmak gerekir?

    Türkiye’nin Ortadoğu ve Kürt sorunu ekseninde yaşadığı problemlerini aşılabilmesi; istenilen düzeyde demokratik bir yapıya kavuşulabilmesi için siz ne öneriyorsunuz?

    Yazının tamamını görüntülemek için lütfen tıklayınız!