Eylül-Aralık 2017
"Köprü" 138. Sayı
Taha Çağlaroğlu
Edebiyat Öğretmeni, MEB
Köprü • Sayı 138 • Eylül-Ekim-Kasım-Aralık 2017 • ISSN: 1300-7785 • ss 117-134
Öz
Sevip bağlandığı her şeyi –Allah unutulduğu takdirde– bir gün bırakıp gideceğini bilen ve gören insan, onlarla birlikte olduğu zamanda da ayrılık korkusuyla ve firak ateşiyle yanmaktadır; çünkü kalbi kanamaktadır. Bir gün mutlaka, ayrılık gelecektir. Bu ayrılığın mutlaka gelecek olması, Allah’ı unutan/Allah’tan kaçan insanı, aslında her an rahatsız etmekte, manen boğmaktadır.
Mülakat yani görüşme/kavuşma sırasında sevilenlerle bir aradayken başlayan “tasavvur-u zevaldeki elem” iç kanama diyebileceğimiz olayın başlangıcını teşkil etmektedir. Ayrılıktaki parçalanma ise acının zirvesidir. İç kanamaların en tehlikelisi olan bu manevi kanama ve ayrılıktaki parçalanma; bütün hayal kırıklıklarıyla sanat, edebiyat, müzik ve felsefede de kendisini kuvvetle hissettirmektedir.
Varlığın neticesi, bir adım sonra yok olmamaktır. İnsan, sonsuzluğa muhtaçtır; demek ki sonsuzluk vardır. Yok olan bir şeye muhtaç olunamaz.
Anahtar Kelimeler
Ayrılık, firak, kanama, kavuşma, manevi sarhoşluk, mutluluk, parçalanma.
Mehmet Kaplan
Yazıyı okumak için tıklayınız...Mustafa Said İşeri
Yazıyı okumak için tıklayınız...İbrahim Kaygusuz
Yazıyı okumak için tıklayınız...Abbas Levent Ertekin
Yazıyı okumak için tıklayınız...Abdulkadir Menek
Yazıyı okumak için tıklayınız...Mahmut Kaplan
Yazıyı okumak için tıklayınız...Atilla Yargıcı
Yazıyı okumak için tıklayınız...Kaplan Üstüner
Yazıyı okumak için tıklayınız...Taha Çağlaroğlu
Yazıyı okumak için tıklayınız...Levent Bilgi
Yazıyı okumak için tıklayınız...Bediüzzaman Said Nursi
Yazıyı okumak için tıklayınız...