Köprü Anasayfa

Yüz Yıllık Demokrasi Manifestosu: Münazarat

"Kış 2012" 117. Sayı

  • Said Nursî ve Dini Azınlıklar

    Said Nursi and religious minorities

    Ömer Ergün

    Yrd. Doç. Dr. Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi

    Köprü • Sayı: 117 • Kış 2012 • ISSN: 1300-7785 • ss. 65-79

    Özet

    Azınlık kavramı ilk olarak 16. yy.’da ortaya çıktığında azınlıkta olan Protestan Hıristiyanların dini algılayış biçimini, çoğunlukta olan Katolik Hıristiyanların zorbalığından korumak için düşünülmüş bir kavram iken, daha sonraları, din ile birlikte, dil, düşünce ve etnik yapı itibariyle, çoğunluktan farklı olan kimselerin haklarını korumak, anlamlarını da kapsar hale gelmiştir. Bu makalede birinci bölümde, azınlık kavramının ilk ortaya çıkışı ve daha sonra bu kavrama yüklenen anlamlar, Türkiye’deki azınlık anlayışı, özellikle Türkiye’deki azınlık anlayışının alt yapısını oluşturan Lozan Antlaşması’nın azınlıklara ilişkin hükümleri değerlendirilmeye çalışılacaktır. İkinci bölümde ise, Said Nursi’nin Hıristiyanlarla ilgili, eserlerinde geçen düşünceleri bir bütünlük içinde verilecektir.

    Anahtar Kelimeler

    Azınlık, zımmi, Lozan Antlaşması, etnisite, din, hak,


    Abstract

    The concept of minority was originally used to protect the religious perception style of Christian Protestants who were in minority when they first appeared in the 16th century. Later it came to cover the meaning of protecting all the rights of the people who are different from the majority in terms of
    language, thought, ethnic structure, including religion. In the first part of this article we will consider the original use of minority concept, the later meanings ascribed to the concept, the understanding of minority in Turkey, and especially the rules in The Treaty of Lausanne concerning minorities which bases the ground for the understanding of minority in Turkey, while in the second part we will try to express as a whole the ideas taking place in Said Nursi’s works on Christians.

    Key Words

    Minority, dhimmi, The Treaty of Lausanne, ethnicity, religion, rights

    Yazının tamamını görüntülemek için lütfen tıklayınız!