Köprü Anasayfa

Devlet ve İktidar

"Bahar 97" 58. Sayı

  • Devlet ve İktidar

    Editör

    Tarih boyu insanların zihin gündeminden çıkmayan bir konuyu daha ele alıyoruz bu sayımızda: devlet ve iktidar. Manidardır, bu konu, özellikle şu günlerin gündeminde de ilk sırada yer alıyor. Maamafih, Köprü konuyu ‘gündelik’ bakış açılarıyla değil, derinlikli ana-lizlerle çalışıyor.

    "Siyaset," her zaman için insanları meşgul eden öncelikli konulardan biri. Ehl-i dini de o denli meşgul ediyor ki, nice zamandır ortalıkta, ‘siyasal İslam’ diye bir ifade kol geziyor. Bu deyimi ister beğenelim, ister beğenmeyelim, bir tevhid dini olarak İslam’ın şu günlerde gerek müntesipleri, gerek muhalifleri tarafından özellikle siyaset-eksenli bir bakışla yorumlandığı bir gerçek.

    Böylesi bir ortamda, dalları ve budakları çok geniş olan "siyaset" konusunu, konunun odağı olan "devlet ve iktidar" ekseninde çalışmayı düşündük. Sonuçta, ortaya, "devlet ve iktidar"ın tümüyle hayata, kâinata ve insana bakış tarzımızla ilgisi olduğunu vurgulayan, dolayısıyla daha da derinlere inen çalışmalar çıktı. Metin Karabaşoğlu ile Murat Çiftkaya’nın yazıları, Risale-i Nur’un zahiren ‘ilgisiz’ görünen değişik bölümlerini ‘devlet ve iktidar’ bağlamında ‘sentez’lerken, bunu vurguluyor. Keza Etyen Mahçupyan’ın makalesinde, bu hususa bakan açılımlar mevcut. Her üç yazıda, farklı açılardan da olsa, "devlet ve iktidar" karşısındaki tavrın, insanın kendine ve kâinata bakışıyla ve dolayısıyla temel imanî tercihlerle bağının irdelendiğini, dikkatli ve sabırlı okuyucularımız, rahatlıkla göreceklerdir.

    Gerek bu yazıların, gerek diğer yazıların ortaklaştığı bir nokta var ki, o da, İslâm açısından ‘devlet’in değil, ‘insan’ın asıl olduğu. Ayrıca, Kur’ân’ın belirli bir ‘devlet modeli’ sunmayıp, insanlara ‘idare’ ve ‘hükû-met’ için genel ölçüleri va’z ettiği, bunların en önemlisi-nin ise ‘adalet’ olduğu vurgulanıyor. Ve, İslâm tarihinin en köklü ayrımının işte bu noktada düğümlendiği hususu, neredeyse tüm yazılarda işleniyor.

    Tüm tahlillerin nasıl bir çerçeveye oturtulduğunu takip eden sayfalarda göreceksiniz. Burada sözü daha fazla uzatmak istemiyor; sizi, farklılığa açık olmanın ne denli semeredar olduğunun fiilî belgesi hükmünde olan kapsamlı ve yetkin yazılarla başbaşa bırakıyoruz.

    Yeni sayılarda yeniden görüşme dileğiyle…